Geleceğimizi Elimizden Alamayacaksınız !

Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara intihar etti.

Bizler biliyoruz ki bu bir intihar deÄŸil cinayettir.Peki bu cinayet neden ve kimler tarafından iÅŸlendi ? Arkadaşımız intihar etmeden bir ay önce çektiÄŸi videoda cemaat yurdunda kalmaya zorlanmasını,burada karşılaÅŸtığı dayatmaları dile getirmiÅŸtir. Ancak yine de orada kalmaya zorlanmış,içinde bulunmak istemediÄŸi cemaat iÅŸleyiÅŸi kendisine dayatılmıştır. Enes’e yaÅŸatılanlar ne ilk ne de sondur. Yüz binlerce üniversite öğrencisi benzer ÅŸartlar altında yaÅŸamaya çalışmaktadır. BildiÄŸiniz gibi üniversitemiz tıp fakültesi 5.sınıf öğrencisi Serhat Åžahnalı arkadaşımız da yakın zamanda intihar etmiÅŸti. Son bir yılda 76 genç intihar etti. Yüzlerce genç dayanamayıp çözümü ülkeyi terk etmekte buldu. Barınamayanlar sokaklarda kaldılar. Amed’de kamu yurtlarının üniversiteye uzak ve pahalı,cemaat yurtlarının ise üniversiteye yakın ve daha ucuz olmasının tesadüf olmadığını da biliyoruz. Yine kamu yurtlarında  ‘Manevi rehberlik’ adı altında benzeri baskılar yaÅŸandığını da biliyoruz. Bu koÅŸullarda barınacağımız bir yer bulamamakta,hayalimiz olan nitelikli,bilimsel ve anadillerimizde eÄŸitim hakkımız yok sayılmaktadır. Yoksul ve emekçi halkımızın bin bir zahmetle okuttuÄŸu bizler,çarpık ve zorlu eÄŸitim sistemini aÅŸarak üniversitelere geldik. Ancak üniversitelerde tarikatların ve cemaatlerin örgütlendirildiÄŸini,demokrat gençlerin ise her türlü baskıyla karşı karşıya olduÄŸunu görüyoruz.
Gelinen süreçte sorunların bu kadar derinleşmesinin en önemli nedeni de üniversitelerin özgür ve özerk olmaktan çıkarılıp mevcut siyasal rejimin kayyum rektörleri eliyle tekçi ve katılımcı olmayan yönetimin dayatılmasıdır.Üniversitelerin esas öznesi olan biz üniversiteli gençler nasıl olur da hiçbir söz hakkına sahip olamayız? Bu durumu kabul etmiyoruz.

Enes’i intihara sürükleyen yalnızca zorla cemaat yurdunda kalması deÄŸil bizlerin de bugünlerde sıklıkla hissettiÄŸi geleceÄŸe dair en ufak bir umudunun da olmayışıydı. Amfi sıralarına oturduÄŸumuz ilk günlerden itibaren hekim olma yolumuz büyük bir özveri ile ilmek ilmek örüldü. GeldiÄŸimiz noktada ise henüz tıp fakültesinden mezun olmamış bir genç mobbingi, kölece çalışmayı, psikolojik ve fiziksel ÅŸiddeti, emeÄŸin sömürülmesini kaçınılmaz bir gerçeklik olarak görüyor. Ve bu ÅŸekilde yaÅŸayamayacağını dile getiriyor. Ondan geleceÄŸini, umudunu, yaÅŸama sevincini çalanlar ise hiçbir  sorumluluk almadan yalnızca cemaatleri, tarikatleri canhıraÅŸ bir ÅŸekilde savunarak sorumluluktan kaçıyorlar.

Bu baskılara karşı direneceğiz! Yaşadıklarımız asla kader değildir. Direnenler mutlaka kazanacaklardır. Bizler intihar etmeyeceğiz mücadele edeceğiz. İntihar asla çözüm değildir . Kaybettiğimiz arkadaşlarımızın özlemlerini gerçekleştirip anılarına sahip çıkacağız.

Çağrımız tüm üniversite gençliğinedir

Çözüm yaÅŸamdan vazgeçmekte,korkmakta,sinmekte baskılara boyun eÄŸmekte deÄŸil, Avrupa’ya gitmekte deÄŸil. YaÅŸam alanlarımızı terketmeyeceÄŸiz, üniversiteleri tarikatlara  bırakmayacağız. Yalnız ve çaresiz deÄŸil bir arada ve örgütlüyüz.

Kahrolsun baskılar, yaÅŸasın Enes’ler

Yaşasın özgür özerk üniversite mücadelemiz

Diyarbakır Tabip Odası Tıp Öğrenci Komisyonu